Geçit Hakkı Nedir ?
Geçit hakkı, Türk hukukunda taşınmaz mallar arasında bir taşınmaz üzerinden diğer bir taşınmazın geçişine izin veren hukuki bir kavramdır. Geçit hakkı, bir taşınmazın diğer bir taşınmaz üzerinden geçişine ilişkin hak ve yükümlülükleri düzenler. Geçit hakkı, genellikle komşu taşınmaz sahipleri arasında anlaşmazlık veya ihtilaf durumlarında kullanılır. Geçit hakları Türk Medeni Kanunu’nda 747. ve 748. Maddelerinde düzenlenmiştir.
Geçit hakları
a. Zorunlu geçit
Madde 747- Taşınmazından genel yola çıkmak için yeterli geçidi bulunmayan malik, tam bir bedel karşılığında bir geçit hakkı tanınmasını komşularından isteyebilir. Bu hak, ilk önce kendisinden bu geçidin istenmesi önceki mülkiyet ve yol durumuna göre en uygun düşen komşuya karşı ve daha sonra bundan en az zarar görecek olana karşı kullanılır. Zorunlu geçit iki tarafın menfaati gözetilerek belirlenir.
b. Diğer geçit hakları
Madde 748- Taşınmaz malikinin taşınmazını işletme veya iyileştirme ya da taşınmazı üzerinde yapı yapma amacıyla komşu taşınmaza geçici olarak girme hakkı ile tarla yolu, hayvan sulama yolu, kış geçidi, tomruk kaydırma yolu ve oluğu ve bunlara benzer diğer geçitler özel kanun hükümlerine tâbidir. Özel kanun hükmü yoksa yerel âdet uygulanır. Doğrudan doğruya kanundan kaynaklanan geçit hakları, tapu kütüğüne tescil edilmeksizin doğar. Ancak, bunlardan sürekli nitelikte olanlar beyanlar sütununda gösterilir.
Geçit hakkı, bir taşınmazın üzerinden geçen kişi veya aracın, bu geçişi yaparken o taşınmazın sahibine belirli bir bedel ödemesini gerektirebilir. Geçit hakkı, genellikle bir sözleşme veya anlaşma ile sağlanır ve taraflar arasında yazılı olarak belirtilir. Bu hakkın kullanımı, taşınmaz sahipleri arasında karşılıklı hak ve yükümlülükleri düzenler.Geçit hakkı, taşınmaz mülkiyetine bağlı bir haktır ve bu hak sahipleri arasında belirli koşullar altında kullanılabilir. Geçit hakkının kapsamı, süresi, bedeli ve diğer detaylar genellikle taraflar arasında belirlenir. Türk hukukunda geçit hakkı, taşınmaz mülkiyeti ve kullanımıyla ilgili önemli bir konudur ve taraflar arasında anlaşmazlıkların çözümünde önemli bir rol oynar.
Geçit Hakkı Davasının Şartları Nelerdir ?
Geçit hakkı davası, bir taşınmaz mülkiyetindeki sahipler arasında birinin, diğer bir taşınmaz üzerinden geçiş hakkına sahip olması talebiyle açılan bir hukuki süreçtir. Geçit hakkı davası açabilmek için genellikle belirli şartların sağlanması gerekmektedir. Bu şartlar şunlar olabilir:
1. Yeterli Delil ve Kanıtlar: Geçit hakkı davasında, talebi destekleyecek yeterli delil ve kanıtların bulunması önemlidir. Geçit hakkının varlığını ve gerekliliğini kanıtlayacak belgeler ve tanıkların sunulması gerekebilir.
2. Sözleşme veya Anlaşma: Geçit hakkı davasında, geçiş hakkının varlığını ve koşullarını belirten bir sözleşmenin veya anlaşmanın olması önemlidir. Geçit hakkının geçerli ve taraflar arasında karşılıklı kabul edilmiş bir anlaşmanın varlığı davayı destekleyebilir.
3. Taşınmaz Sınırları ve Kullanımı: Geçit hakkı davasında, taşınmazların sınırları ve kullanımı önemli bir rol oynar. Geçit hakkının varlığı ve uygulanabilirliği, taşınmazların konumu, erişim yolları ve kullanım şekilleri gibi faktörlere bağlı olabilir.
4. Haksız Kısıtlama veya Engelleme: Geçit hakkı davası genellikle bir taşınmaz sahibinin diğer taşınmaz üzerinden geçiş hakkını kısıtlaması veya engellemesi durumunda açılır. Geçit hakkının varlığı ve kullanımı, bu tür kısıtlamaların veya engellemelerin varlığını kanıtlamayı gerektirebilir.Bu şartlar genel olarak geçit hakkı davasının açılabilmesi için gereken temel niteliklerdir. Ancak her dava durumu farklı olabileceği için bu şartlar davaya ve olayın özelliklerine göre değişebilir. Bu nedenle, geçit hakkı davası açmak isteyen kişilerin bir avukattan veya hukuk danışmanından destek alması ve doğru adımları atması önemlidir. Gaziantep Gayrimenkul Avukatı olarak alanında uzman ekiplerce hukuki destek vermeye hazır bulunmaktayız.
Geçit Hakkı Davalarında Dikkat Edilmesi Gereken Hususlar Nelerdir ?
Geçit hakkı davasında dikkat edilmesi gereken birkaç önemli husus şunlar olabilir:
1. Geçit Hakkının Dayanağı: Geçit hakkı davası açmadan önce, geçit hakkının dayanağını oluşturan belgeleri ve kanıtları toplamak önemlidir. Geçit hakkına ilişkin geçerli bir sözleşme, anlaşma veya belge bulunmalı ve bu belgeler dava sürecinde sunulmalıdır.
2. Taşınmaz Sınırları ve Erişim Yolları: Geçit hakkı davasında, taşınmazların sınırları, erişim yolları ve kullanım şekilleri önemlidir. Taşınmazların konumu, erişim imkanları ve kullanımı hakkında net bilgi sahibi olmak, davanın yönlendirilmesi ve sonuçlandırılması açısından önemlidir.
3. Haksız Kısıtlamalar ve Engellemeler: Geçit hakkı davasında, haksız kısıtlamaların veya engellemelerin varlığına dikkat edilmelidir. Geçit hakkının varlığını engelleyen veya kısıtlayan herhangi bir durumun belirlenmesi ve kanıtlanması gerekmektedir.
4. Hukuki Süreç ve İtirazlar: Geçit hakkı davasında, hukuki süreç ve prosedürlerin doğru bir şekilde takip edilmesi önemlidir. İtiraz süreçleri, delil toplama ve sunma aşamaları, mahkeme duruşmaları ve diğer hukuki adımlar doğru bir şekilde yönetilmelidir.
5. Hukuki Destek: Geçit hakkı davaları genellikle karmaşık ve teknik konular içerir. Bu nedenle, bir avukattan veya hukuk danışmanından hukuki destek almak, davanın başarılı bir şekilde yürütülmesi ve sonuçlandırılması için önemlidir.Bu hususlara dikkat edilmesi, geçit hakkı davasının başarılı bir şekilde sonuçlanmasını sağlayabilir. Geçit hakkı davaları genellikle karmaşık ve uzun süren süreçler olabilir, bu nedenle doğru adımlar atmak ve uygun planlamayı yapmak önemlidir.
Geçit Hakkının Terkini Davası Nedir ?
Geçit hakkının terkini davası, bir taşınmaz üzerinden geçiş hakkına sahip olan kişinin bu hakkı terk etmesi talebiyle açılan bir hukuki süreçtir. Geçit hakkının terkini davası, geçmişte verilmiş olan bir geçit hakkının iptal edilmesi veya sona erdirilmesi için açılır. Bu dava, genellikle taşınmaz sahipleri arasında meydana gelen anlaşmazlıklar veya değişen koşullar nedeniyle gündeme gelebilir.
Geçit hakkının terkini davası, geçit hakkını kullanan kişinin bu hakkı veren taşınmaz sahibine karşı açtığı bir davadır. Geçit hakkının verildiği taşınmaz sahibi, artık geçit hakkının kullanılmasını istemiyorsa veya bu hakkı iptal etmek istiyorsa, geçit hakkının terkini davası açabilir. Bu dava sürecinde, geçit hakkının iptal edilmesi veya sona erdirilmesi talep edilir.
Geçit hakkının terkini davası, yargı mercileri tarafından incelenir ve değerlendirilir. Tarafların iddia, delil ve savunmaları dikkate alınarak, mahkeme geçit hakkının terkinine ilişkin kararını verir. Geçit hakkının terkini davası, geçit hakkının sona erdirilmesi veya iptal edilmesi talebini içerir ve bu talebin hukuka uygun bir şekilde değerlendirilmesini sağlar.
Geçit Hakkının Terkini İçin Gereken Şartlar Nelerdir?
Geçit hakkının terkinin sağlanması için belirli şartların karşılanması gerekmektedir. Bu şartlar genellikle hukuki süreçlerde ve mahkeme kararlarında belirtilir. Geçit hakkının terkinin sağlanması için bazı olası şartlar şunlar olabilir:
1. Taraflar Arasında Anlaşma: Geçit hakkının terkinin sağlanması genellikle taraflar arasında bir anlaşmayla gerçekleşir. Geçit hakkını kullanma hakkına sahip olan kişi, bu hakkı veren taşınmaz sahibiyle bir anlaşmaya vararak geçit hakkını terk edebilir.
2. Yargı Kararı: Geçit hakkının terkinin sağlanması için yargı kararı alınabilir. Geçit hakkının verildiği taşınmaz sahibi, mahkemeden geçit hakkının iptal edilmesi veya sona erdirilmesi kararını alabilir.
3. Geçit Hakkının Kullanılmaması: Geçit hakkının kullanılmaması veya belirli bir süre boyunca geçit hakkının kullanılmaması durumunda, bu durum geçit hakkının terkinin sağlanmasını gerektirebilir.
4. Hukuki Süreçlerin Takip Edilmesi: Geçit hakkının terkinin sağlanması için gerekli olan hukuki süreçlerin doğru bir şekilde takip edilmesi önemlidir. Geçit hakkının terkini sağlamak için gerekli belgelerin sunulması ve yasal prosedürlerin yerine getirilmesi gerekebilir.Bu şartlar genel olarak geçit hakkının terkinin sağlanması için dikkate alınması gereken unsurları oluşturur. Geçit hakkının terkin süreci, taraflar arasındaki anlaşmalar, yargı kararları ve hukuki süreçler doğrultusunda yürütülür. Bu nedenle, geçit hakkının terkinin sağlanması için hukuki süreçlerin doğru bir şekilde takip edilmesi ve gerekli adımların atılması önemlidir.
Geçit Hakkı Davalarında Görevli ve Yetkili Mahkeme
Geçit hakkı davalarında görevli ve yetkili mahkeme genellikle Asliye Hukuk Mahkemeleri olmaktadır. Asliye Hukuk Mahkemeleri, taşınmazlar üzerindeki haklar ve bu haklara ilişkin uyuşmazlıkların çözümü ile ilgilenen mahkemelerdir. Geçit hakkı davaları da taşınmazlar üzerindeki haklarla ilgili olduğu için genellikle Asliye Hukuk Mahkemeleri’nde görülür.
Geçit hakkı davasında görevli mahkeme, genellikle dava konusu taşınmazın bulunduğu yerdeki Asliye Hukuk Mahkemesi olacaktır. Taşınmazın bulunduğu il veya ilçedeki Asliye Hukuk Mahkemesi, geçit hakkı davasının görülmesinden görevli olacaktır.
Yetkili mahkeme ise, dava konusu olan geçit hakkı ile ilgili uyuşmazlığın çözümü için yetki sahibi olan mahkemedir. Geçit hakkı davalarında genellikle taşınmazın bulunduğu yerdeki Asliye Hukuk Mahkemesi yetkili mahkeme olacaktır. Taşınmazın bulunduğu yerdeki Asliye Hukuk Mahkemesi, dava konusu geçit hakkı ile ilgili uyuşmazlıkları çözebilecek yetkiye sahiptir.
Bu nedenle, geçit hakkı davası açmak isteyen kişilerin dava konusu taşınmazın bulunduğu yerdeki Asliye Hukuk Mahkemesi’ne başvurması ve davanın bu mahkemede açılması gerekmektedir. Görevli ve yetkili mahkemelerin doğru bir şekilde belirlenmesi, dava sürecinin etkin ve hızlı bir şekilde yürütülmesini sağlar.
Geçit Hakkının Sözleşme ile Kurulması
Geçit hakkının sözleşmeyle kurulması, taşınmaz sahipleri arasında karşılıklı anlaşma ve sözleşme yoluyla gerçekleştirilir. Geçit hakkı veren taşınmaz sahibi ile geçit hakkını talep eden veya kullanmak isteyen kişi arasında geçit hakkının kullanımı ve koşulları konusunda bir sözleşme yapılması gerekmektedir. İşte geçit hakkının sözleşmeyle kurulması adımları:
1. Taraflar Arasında Mutabakat: Geçit hakkı veren taşınmaz sahibi ile geçit hakkını talep eden kişi arasında karşılıklı olarak mutabakat sağlanmalıdır. Geçit hakkının koşulları, kullanım alanı, süresi, bedeli ve diğer detaylar taraflar arasında anlaşılmalıdır.
2. Sözleşme Hazırlığı: Taraflar arasındaki mutabakat doğrultusunda geçit hakkı sözleşmesi hazırlanmalıdır. Sözleşmede geçit hakkının kullanımı ile ilgili detaylar, tarafların hak ve yükümlülükleri, süreçler ve diğer önemli bilgiler yer almalıdır.
3. Sözleşmenin İmzalanması: Hazırlanan geçit hakkı sözleşmesi, tarafların sözleşmeyi incelemesi ve onaylamasının ardından imzalanmalıdır. Sözleşmenin taraflar tarafından imzalanması, geçit hakkının resmi olarak kabul edilmesini sağlar.
4. Tapu İşlemleri: Geçit hakkı sözleşmesi, taşınmazların tapu kayıtlarında da belirtilmelidir. Sözleşmenin tapu kayıtlarına işlenmesi, geçit hakkının resmi olarak tescil edilmesini sağlar.
5. Uygulamanın Başlaması: Geçit hakkı sözleşmesinde belirtilen koşullar ve hükümlere göre uygulamanın başlaması gerekmektedir. Taraflar arasında yapılan sözleşmeye uygun olarak geçit hakkının kullanımı başlamalıdır.Geçit hakkının sözleşmeyle kurulması, taraflar arasındaki karşılıklı anlaşmaya dayanır ve hukuki bir belge olan sözleşme ile resmileştirilir. Taraflar arasında sağlıklı bir iletişim ve anlaşma süreci, geçit hakkı sözleşmesinin doğru bir şekilde oluşturulmasını sağlar.
YARGITAY KARARLARI
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2012/405 E. , 2012/1312 K.
“İçtihat Metni”
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 16.12.20008 gününde verilen dilekçe ile geçit hakkı istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 18.10.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
_K A R A R_
Dava, Türk Medeni Kanununun 747.maddesine dayalı geçit hakkı kurulması istemine ilişkindir.
Davalılardan …, …, … davanın reddini savunmuş, diğer davalılar cevap vermemişlerdir.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmü, davacı vekili “kurulan geçit hakkının Türk Medeni Kanununun 748/3 maddesi gereğince tapu kütüğüne tescili yönünde hüküm tesis edilmemesi” gerekçesiyle temyiz etmiştir.
Geçit hakkı irtifak hakkı olmakla birlikte özünü komşuluk hukukundan almaktadır. Geçit hakkı kurulmasına ilişkin hükümde, lehine geçit hakkı tesis edilen taşınmaz ile üzerinden geçit hakkı kurulan taşınmazların ve geçit genişliği ile kurulan geçit büyüklüğünün duruksamaya yer vermeksizin yer alması zorunludur.
Geçit hakkı tesis edilmekle kendiliğinden infaz kabiliyeti kazanmaz. Hüküm özetinin tapunun beyanlar hanesine işlenmesi gerekir.
Somut uyuşmazlıkta mahkemece geçit hakkı usulüne uygun bir biçimde tesis edilmiş ise de; hükümde, kurulan geçit hakkının tapu kütüğünün beyanlar hanesine işlenmesi yönünde herhangi bir ibarenin yer almaması infazda tereddüt oluşturabileceğinden hükmün bu haliyle bozulması gerekmekte ise de; düşülen yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hüküm fıkrasının HUMK’nun 438/VII maddesi gereğince düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.
SONUÇ: Yukarıda yazılı nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm fıkrasının 1.bendine “geçit hakkı tesisine” ibaresinden sonra gelmek üzere “tapu kütüğünün beyanlar hanesinde gösterilmesine” cümlesinin eklenmesine, hükmün DEĞİŞTİRİLMİŞ VE DÜZELTİLMİŞ BU ŞEKLİ İLE ONANMASINA, 02.02.2012 gününde oybirliği ile karar verildi.
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2016/18044 E. , 2020/6699 K.
“İçtihat Metni‘
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacılar-birleştirilen davacılar vekili tarafından, davalı-birleştirilen davalılar aleyhine 16.03.2015 ve 31.07.2015 günlerinde verilen dilekçeler ile asıl davada geçit hakkının terkini, birleştirilen davada, tapu sicilinde yapılan devir işleminin muvazaalı olduğunun tespiti istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda;
asıl davanın kabulüne; birleştirilen davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine dair verilen 12.07.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı … vekili ile davalı … Başaman vekili tarafından ayrı ayrı istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Asıl dava, geçit hakkının kaldırılması; birleşen dava tapu sicilinde yapılan devir işleminin muvazaalı olduğunun tespiti isteğine ilişkindir.
Davacı vekili, müvekkillerinin 712 parsel numarası ile kayıtlı olan taşınmazın maliki olduklarını, 715 parsel sayısı ile komşu taşınmazın maliki olduğunu, İznik Asliye Hukuk Mahkemesinin 2001/313 Esas sayılı davasında verilen karar ile 712 parsele bitişik olan 710 parsel ile olan sınırı boyunca 3 metre genişliğinde olmak üzere toplam 44,25 m²’lik alan üzerinde davalıya ait 715 parsel sayılı taşınmaz lehine geçit hakkı tesis edildiğini,
halen ve fiilen davalının kullanımında olduğunu, davalının bu geçit hakkından yararlanmakta iken geçit hakkı verilen alana bitişik olan ve yola sınırı olan 710 nolu parselin ½ hissesini satın aldığını, geçit hakkında konu alanın bitişiği olan bölümde söz konusu 710 parselin ½ hissesini davalının satın almasından bu yana ve halen geçite engel teşkil edecek ne hukuki ve ne de fiili hiçbir engel mevcut bulunmamakta ise de davalının kendisine ait olan ve sonradan satın aldığı 710 nolu parselin bu bölümünü geçit olarak kullanmamakta ve bunda ısrar etmekte olduğunu, 715 sayılı parsel lehine mevcut olan geçit hakkının terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen 2015/241 Esas sayılı dosyada davacılar vekili, müvekkillerinin 712 parsel sayılı taşınmazın malikleri olduğunu, davalılardan …’ın 715 parselin maliki olduğunu, müvekkillerinin TMK’nun ilgili maddeleri uyarınca İznik Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/80 Esas sayılı dosyası ile geçit hakkının kaldırılması davası açtıklarını,
geçit hakkının terkini davası sırasında davalı …’ın sahip bulunduğu ½ payı davalılardan Zehra Başaran’a devir ve temlik ettiğini, devir ve temlikin muvazaalı olduğunu, bu nedenle davalılar arasındaki davalı …’ın sahip olduğu payın diğer davalı Zehra Başaran’a temlikine ilişkin anlaşmanın muvazaalı olması ile bu temlikin davacı müvekkillerine karşı hüküm ifade etmeyeceğinin tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili, asıl ve birleşen davaların reddini savunmuştur.
Mahkemece; asıl davanın kabulüne, birleşen davanın kısmen kabul- kısmen reddine karar verilmiştir.
Hükmü, davalı … vekili ile birleşen dosya davalısı … vekili ayrı ayrı temyiz etmiştir.
İrtifak hakkı, tescilin terkini veya yüklü ya da yararlanan taşınmazın yok olmasıyla sona erer. (TMK m.783) Yüklü ve yararlanan taşınmazlara aynı kimse malik olursa bu kişide irtifak hakkını terkin ettirebilir. Terkin edilmedikce irtifak, ayni hak olarak varlığını sürdürür.
(TMK m.784) Yararlanan taşınmaz malikinin tesis edilen zorunlu geçit hakkından vazgeçmesi de bu hakkı sona erdiren nedenlerden biridir. Yararlanan ve yükümlü taşınmazların birinin veya her ikisinin kamulaştırılmasıyla birlikte geçit hakkı ortadan kalkar. Lehine irtifak kurulan taşınmaz için bu hakkın sağladığı hiçbir yarar kalmamışsa yüklü taşınmazın maliki bu hakkın terkinini isteyebilir. Yüküne oranla çok az yarar sağlayan bir irtifak hakkını bedel karşılığında kısmen veya tamamen terkini istenilebilir. (TMK m.785)
Genel yola bağlantısı bulunmayan taşınmazlar için, yol ihtiyacını karşılamak amacıyla kurulan geçit hakkı, bu ihtiyacın sona ermesi ile birlikte ya da yüküne oranla çok az yarar sağladığı kanıtlandığı takdirde hukuksal temelini de kaybedeceğinden, böyle bir durumda yükümlü taşınmazın maliki de bedel karşılığında taşınmazı üzerinde kurulan geçit hakkının kaldırılmasını isteyebilir.
Geçit hakkının kaldırılması davalarında, davacı tarafından geçit ihtiyacının sona erdiğinin veya kaldırılması istenen geçitin davalının taşınmazına, yüküne oranla çok az yarar sağladığının kanıtlanması gerekir.
Somut olaya gelince, asıl dava geçit hakkının kaldırılması isteğine ilişkindir. Davalının maliki olduğu 715 parsel lehine, davacının maliki olduğu 712 parsel aleyhine 21.05.2004 tarihinde geçit irtifakı kurulmuştur. Türk Medeni Kanununun 779. maddesi gereğince irtifak hakkı bir taşınmaz lehine olacak şekilde diğer taşınmaz üzerine kurulur.
Geçit irtifakı taşınmazın mülkiyet hakkına bağlı olduğundan eşyaya bağlı bir haktır. Lehine irtifak hakkı tesis edilen taşınmaza, yola cepheli olan bitişik taşınmazın malikinin aynı kişiler olması, geçit irtifakının taşınmaz lehine kurulduğu ilkesi gereği geçit irtifakının kaldırılması sebebi değildir.
Davalıya ait her iki taşınmaz tevhid edilmediği sürece ve yukarıda belirtilen sona erme sebepleri gerçekleşmediğinde geçit irtifakının mahkeme kararıyla kaldırılması mümkün değildir. O halde mahkemece geçit irtifakının terkini isteminin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
Birleşen dava yönünden ise; davacıların 710 parsel sayılı taşınmazda pay sahibi olmadığı gibi mülkiyet iddialarının da olmadığı ve davacılar tarafından davalılar arasında gerçekleşen tapu devri işleminin yolsuz tescile dayandırılmadığı gözetildiğinde davacıların bu davayı açmakta bir hukuki yararları bulunmadığından mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle davalılar … ile … arasında yapılan devir işleminin muvazaalı oluğunun tespitine karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenlerle bozulması gerekmiştir.
Kabule göre de; davacıların 712 parsel sayılı taşınmazın tapu kayıt maliki muris Nevin Arslan’ın mirasçısı olduklarının ilgilisinden mirasçılık belgesi temin edilerek denetlenmemesi de doğru değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalılar vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz harcının yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 02.11.2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi.