Pazartesi, Kasım 3, 2025
Whatsapp
  • Gizlilik Politikası
  • S.S.S
  • Hakkımızda
Muteber Hukuk
  • Anasayfa
  • Makaleler
    • Tazminat Hukuku
    • Tüketici Hukuku
    • Sağlık ve Tıp Hukuku
    • İcra ve İflas Hukuku
    • İdare Hukuku
    • Belgeler/Dilekçeler
    • Gayrimenkul Hukuku
    • Ceza Hukuku
    • Fikri Mülkiyet Hukuku
    • İdare Hukuku
    • Bilişim Hukuku
    • Miras Hukuku
    • Ticaret Hukuku
    • Şirketler Hukuku
    • Vergi Hukuku
    • Vatandaşlık Hukuku
    • İş Hukuku
    • Aile ve Boşanma Hukuku
  • Hizmetlerimiz
    • Aile ve Boşanma Hukuku
    • Ceza Davaları
    • Fikri Mülkiyet Davaları
    • Gayrimenkul Davaları
    • İş Davaları
    • Miras Davaları
    • Ticaret ve Şirket Davaları
    • Uluslararası Davalar
    • İcra ve İflas Hukuku
  • Kurumsal
    • Hakkımızda
    • Yazarlarımız/Avukatlar
      • Av. Batuhan ATALAR
      • Av. HAMZA ÇOLAK
  • S.S.S
  • iletişim
  • Giriş
No Result
View All Result
Muteber Hukuk
No Result
View All Result
Home Aile ve Boşanma Hukuku

Boşanma Sebepleri

Av. Batuhan ATALAR by Av. Batuhan ATALAR
15 Aralık 2023 - Updated on 30 Ekim 2025
in Aile ve Boşanma Hukuku
Okuma Süresi:12 dakika okuma
132 4
A A
0
Boşanma Sebepleri
156
SHARES
1.9k
VIEWS
ChatGPT'ye SorWhatsApp'ta PaylaşFacebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş
İçerik
1 Boşanma Sebepleri
1.1 ZİNA
1.2 Önerilen Makaleler
1.3 Suç İşleme Veya Haysiyetsiz Hayat Sürme Nedeniyle Boşanma Davası 2025
1.4 Akıl Hastalığı Nedeniyle Boşanma Davası 2025
1.5 Terk Nedeniyle Boşanma Davası 2025
1.6 Zina Nedeniyle Boşanma Davası 2025
1.7 HAYATA KAST , PEK KÖTÜ VEYA ONUR KIRICI DAVRANIŞ
1.8 SUÇ İŞLEME VEYA HAYSİYETSİZ HAYATA SÜRME
1.9 TERK
1.10 AKIL HASTALIĞI
1.11 EVLİLİK BİRLİĞİNİN SARSILMASI

Boşanma Sebepleri

Boşanma davası sebepleri, hukuki sistemlere ve ülkelere göre değişiklik gösterebilir. Genel olarak, birçok hukuki sistemde boşanma davası açabilmek için belirli nedenlere dayanmak gerekmektedir.

Türk Medeni Kanun’un da  boşanma sebepleri 161 ile 166′ ncı maddeleri arasında sayıca sınırlı olarak belirtilmiştir. O halde, ancak ismen belirtilen bu sebeplerden biri bulunduğu taktirde  hakimin hükmüyle boşanmak mümkün olabilir. Bu sebeplerin dışındaki başka bir sebeple boşanma davası açılamaz ve boşanmaya karar verilemez.

TMK ‘ da boşanma sebepleri konusunda özel boşanma sebepleri ve genel boşanma sebepleri olmak üzere  ikili bir ayrıma gitmiştir.

ÖZEL BOŞANMA SEBEPLERİ

  1. Zina
  2. Hayata Kast , Pek Kötü veya Onur Kırıcı Davranış
  3. Suç işleme veya Haysiyetsiz Hayata Sürme
  4. Terk
  5. Akıl Hastalıkları

GENEL BOŞANMA SEBEPLERİ

  1. Evlilik Birliğinin Sarsılması
  2. Eşlerin Anlaşması
  3. Ortak Hayatın Yeniden Kurulamaması

Hukuki sürecin etkin yönetilmesi, doğru stratejilerin belirlenmesi, güvenilir bir işbirliği ile boşanma davanızı en iyi şekilde yönetilebilmesi için hukuki ihtiyaçlarınızı anlayan ve ilgili alanda uzmanlaşmış bir boşanma avukatı ile süreci takip etmenizi önemle tavsiye ederiz.

ZİNA

Türk Medeni Kanunu’na göre, zina sebebiyle boşanma, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma davası açma sebeplerinden biridir. Türk Medeni Kanunu’nda 166. madde, eşlerden birinin zina yapması durumunda diğer eşin boşanma davası açma hakkını düzenlemektedir. Ancak, bu maddeye göre boşanma davası sadece zina eylemi üzerine kurulmuş olamaz; aynı zamanda zina eyleminin evlilik birliğini temelden sarsacak nitelikte olması gerekmektedir.

Türk Medeni Kanunu’nun ilgili maddesi şu şekildedir:

TMK Madde 161 : “ Eşlerden biri zina ederse, diğer eş boşanma davası açabilir. Davaya hakkı olan eşin boşanma sebebini öğrenmesinden başlayarak altı ay ve her hâlde zina eyleminin üzerinden beş yıl geçmekle dava hakkı düşer. Affeden tarafın dava hakkı yoktur.”

Türk Medeni Kanunu’na göre, zina sebebiyle boşanma için bazı şartlar ve prosedürler bulunmaktadır. İşte zina sebebiyle boşanma davası açabilmek için gereken şartlar :

1- Zina Eyleminin Gerçekleşmiş Olması : 

Önerilen Makaleler

Suç İşleme Veya Haysiyetsiz Hayat Sürme Nedeniyle Boşanma Davası 2025

3 Kasım 2025
1.9k

Akıl Hastalığı Nedeniyle Boşanma Davası 2025

11 Temmuz 2025 - Updated on 30 Ekim 2025
2k

Terk Nedeniyle Boşanma Davası 2025

4 Temmuz 2025 - Updated on 30 Ekim 2025
2k

Zina Nedeniyle Boşanma Davası 2025

20 Haziran 2025 - Updated on 30 Ekim 2025
2k

Zina sebebiyle boşanma davası açabilmek için, eşlerden birinin zina yapmış olması gerekmektedir. Zinanın somut delillerle kanıtlanması önemlidir.

2-Evlenmiş Olma Şartı :

Zina sebebiyle boşanma davası, evlenmiş eşler arasında geçerlidir. Yani zina eylemi sırasında eşlerin evli olmaları gerekmektedir.

3- Zina Edenin Kusurlu olması :

Eşlerden birinin zinasının boşanma sebebi oluşturabilmesi için, zina eden eşin cinsel ilişkiye bilerek ve isteyerek girişmesi, yani kusurlu olması şarttır. O halde cebren veya bayıltılarak yahutta uyuşturucu madde verilerek ırzına geçilmiş bir kadın kusurlu sayılamayacağı gibi, kocası zina sebebiyle boşanma davası açamaz.

Hayat ve beden tamlığına yapılan tehditlerin etkisi altında cinsel ilişkide bulunma zina sayılmaz. Fakat bunun dışında, örneğin mala karşı yapılan tehditlerin etkisiyle yapılan cinsel ilişki zina sayılır ; yani bu ikinci halde zina yapan eş kusurlu sayılır.

Zina yapan eşin affedilmesi Halinde dava açılabilir mi ?

TMK Madde 163/3’ e göre ; affeden eşin dava hakkı bulunmamaktadır. Bu sebeple aldatma olayını affeden eş , bu duruma dayanarak dava açamayacaktır.

Zina nedeniyle dava açma süresi nedir ?

TMK m. 161/2 uyarınca davaya hakkı olan eşin boşanma davası açma hakkı, boşanma sebebini öğrenmesinden itibaren altı ay ve her halde zina eyleminin üzerinden beş yıl geçmekle düşmüş olur.

HAYATA KAST , PEK KÖTÜ VEYA ONUR KIRICI DAVRANIŞ

TMK Madde 162 : “ Eşlerden her biri diğeri tarafından hayatına kastedilmesi veya kendisine pek kötü davranılması ya da ağır derecede onur kırıcı bir davranışta bulunulması sebebiyle boşanma davası açabilir.”

Davaya hakkı olan eşin boşanma sebebini öğrenmesinden başlayarak altı ay ve her hâlde bu sebebin doğumunun üzerinden beş yıl geçmekle dava hakkı düşer.

Affeden tarafın dava hakkı yoktur.”

Bu maddeye göre, eşlerden biri diğerine hayata kastta bulunursa veya birlikte yaşamayı zorlaştıracak derecede ona pek kötü veya aşağılayıcı davranışlarda bulunursa, diğer taraf boşanma davası açabilir.

Aynen zinada olduğu gibi burada da kusursuz olan eşin dava hakkı iki halde düşer. Bunlardan biri, kusursuz eşin hayatına kastetmiş veya kendisine pek kötü ya da onur kırıcı davranışta bulunmuş olan eşini affetmesi diğeri ise, altı aylık ve beş yıllık hak düşürücü sürelerin geçmiş olmasıdır. 

SUÇ İŞLEME VEYA HAYSİYETSİZ HAYATA SÜRME

TMK Madde 163 : “ – Eşlerden biri küçük düşürücü bir suç işler veya haysiyetsiz bir hayat sürer ve bu sebeplerden ötürü onunla birlikte yaşaması diğer eşten beklenemezse, bu eş her zaman boşanma davası açabilir.”

Suç işleme, genellikle ağır suçlar veya eşe karşı işlenen suçlar olarak değerlendirilebilir. Haysiyetsiz hayat sürme ise genellikle ahlaki normlara aykırı davranışları içerebilir.

Örnek olarak hırsızlık, dolandırıcılık, ırza geçme, güveni kötüye kullanma, sahtecilik, kalpazanlık, kaçakçılık, livata, zimmet gibi suçları gösterebiliriz. 

Boşanma davası açılabilmesi için, küçük düşürücü suçu işleyen eşin ceza kovuşturmasına uğramış ve bu suçtan dolayı hüküm giymiş olması şart değildir; bu tür bir suçun evlilik devam ederken salt işlenmesi yeterlidir. Evlenmeden önce işlenmiş olan bu tür bir su. Boşanma sebebi sayılmaz. 

Küçük düşürücü suçun işlenmiş olduğu saptandığı takdirde, hakimin ayrıca ortak hayatın bu yüzden diğer eş için çekilmez hale gelmiş olup olmadığını araştırması gerekecektir.

TERK

TMK Madde 164 : “Eşlerden biri, evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerini yerine getirmemek maksadıyla diğerini terk ettiği veya haklı bir sebep olmadan ortak konuta dönmediği takdirde ayrılık, en az altı ay sürmüş ve bu durum devam etmekte ve istem üzerine hâkim veya noter tarafından yapılan ihtar sonuçsuz kalmış ise; terk edilen eş, boşanma davası açabilir.
Diğerini ortak konutu terk etmeye zorlayan veya haklı bir sebep olmaksızın ortak konuta dönmesini engelleyen eş de terk etmiş sayılır.
Davaya hakkı olan eşin istemi üzerine hâkim veya noter, esası incelemeden yapacağı ihtarda terk eden eşe iki ay içinde ortak konuta dönmesi gerektiği ve dönmemesi hâlinde doğacak sonuçlar hakkında uyarıda bulunur. Bu ihtar gerektiğinde ilân yoluyla yapılır. Ancak, boşanma davası açmak için belirli sürenin dördüncü ayı bitmedikçe ihtar isteminde bulunulamaz ve ihtardan sonra iki ay geçmedikçe dava açılamaz.”

Terk nedeniyle boşanma davası açabilmek için gerekli olan şartları yukarıdaki madde hükmünden şöyle çıkarabiliriz:

  1. ORTAK HAYATA SON VERME 

Terk fiilinin ortak hayata son verecek şekilde gerçekleşmiş olması şarttır. Fakat eşlerden birinin konuttan kovulması veya ortak konutu terk etmeye zorlanması ve bir daha oraya alınmaması halinde terk eden, kovulan eş değil onu ortak konuttan kovan veya ortak konutu terke zorlayan ya da onu ortak konuta almayan eştir.

    2- EVLİLİK BİRLİĞİNDEN DOĞAN YÜKÜMLÜLÜKLERİ YERİNE GETİRMEMEK MAKSADININ BULUNMASI
    

Ortak konuttan ayrılarak başka bir yerde oturmanın teknik anlamda terk sayılabilmesi için, bunun haklı bir sebebe dayanmamış veya evlilik birliğinden doğan yükümlülükleri yerine getirmemek maksadıyla gerçekleşmiş olması şarttır. Önemli olan ayrı yaşamak değil ayrı yaşayan eşin maksadı ve niyetidir.

    3- AYRI YAŞAMANIN EN AZ ALTI AY DEVAM ETMİŞ OLMASI

Boşanma davası açılabilmesi için ayrı yaşamanın en az altı ay sürmüş ve devam etmekte olması şarttır.

    4- TERK EDEN EŞE İHTARDA BULUNULMASI

Terk edilen eş, boşanma davası açmadan önce hakime başvurarak terk eden eşe ihtarda bulunmasını istemek zorundadır. 

Sözü geçen m. 164/2′ ye göre, terk edilen eş hakime en erken terk olayını izleyen dördüncü ayın sonunda başvurabilir. Bu başvuru ve istem üzerine hakim, esası incelemeye girişmeksizin yapacağı ihtarda terk eden eşe iki ay içinde ortak konuta dönmesi gerektiğini ihtar ederek dönmemesi halinde doğacak sonuçlar hakkında uyarıda bulunur, yani davet eden eşin boşanma davası açma hakkını kazanacağını hatırlatır. Terk eden eşin adresi bilinmiyorsa ihtar ilan yoluyla yapılır. 

İhtarın hukuki sonuç doğurabilmesi için, daha önce belirtmiş olduğumuz şartların yanında dört aylık ayrı yaşama süresinin geçmesinden sonra istenmiş olması şarttır. Dört aylık süre henüz dolmadan ihtar isteminde bulunulmuş ise, hakim ihtar gönderemez; ihtar kararının terk eden eşe tebliğinden itibaren iki aylık süre geçmedikçe de boşanma davası açılamaz.

AKIL HASTALIĞI

TMK Madde 165 : “ Eşlerden biri akıl hastası olup da bu yüzden ortak hayat diğer eş için çekilmez hâle gelirse, hastalığın geçmesine olanak bulunmadığı resmî sağlık kurulu raporuyla tespit edilmek koşuluyla bu eş boşanma davası açabilir.”

Türk Medeni Kanunu’na göre, akıl hastalığı nedeniyle boşanma, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasını ifade eden bir boşanma sebebidir. Akıl hastalığı, bir eşin ruhsal sağlığının bozulmuş olması durumunu kapsar ve bu durum, evlilik birliğini sürdürmeyi zorlaştıran bir etken olarak değerlendirilebilir. Ancak, akıl hastalığı nedeniyle boşanma davası açabilmek için belirli şartlar bulunmaktadır. Türk Medeni Kanunu’nun 166. maddesi bu konuda şu hükmü içermektedir:

Maddeye göre, eşlerden biri akıl hastalığına tutulmuşsa ve bu hastalık evlilik birliğini sürdürmeyi imkansız kılıyorsa, diğer taraf boşanma davası açabilir. Ancak, bu durumu ispatlamak için akıl hastalığının varlığını, ciddiyetini ve evlilik birliğini temelden sarsacak bir düzeyde olduğunu göstermek gerekebilir. Akıl hastalığı nedeniyle boşanma davası sırasında, mahkeme genellikle uzman hekim raporlarına başvurabilir. Bu raporlar, eşin akıl sağlığı durumu ve bu durumun evlilik birliğini sürdürmeyi imkansız kılacak düzeyde olup olmadığına dair değerlendirmeler içerebilir.

EVLİLİK BİRLİĞİNİN SARSILMASI

TMK Madde 166 : “ Evlilik birliği, ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerden her biri boşanma davası açabilir.

Yukarıdaki fıkrada belirtilen hâllerde, davacının kusuru daha ağır ise, davalının açılan davaya itiraz hakkı vardır. Bununla beraber bu itiraz, hakkın kötüye kullanılması niteliğinde ise ve evlilik birliğinin devamında davalı ve çocuklar bakımından korunmaya değer bir yarar kalmamışsa boşanmaya karar verilebilir.

Evlilik en az bir yıl sürmüş ise, eşlerin birlikte başvurması ya da bir eşin diğerinin davasını kabul etmesi hâlinde, evlilik birliği temelinden sarsılmış sayılır. Bu hâlde boşanma kararı verilebilmesi için, hâkimin tarafları bizzat dinleyerek iradelerinin serbestçe açıklandığına kanaat getirmesi ve boşanmanın malî sonuçları ile çocukların durumu hususunda taraflarca kabul edilecek düzenlemeyi uygun bulması şarttır. Hâkim, tarafların ve çocukların menfaatlerini göz önünde tutarak bu anlaşmada gerekli gördüğü değişiklikleri yapabilir. Bu değişikliklerin taraflarca da kabulü hâlinde boşanmaya hükmolunur. Bu hâlde tarafların ikrarlarının hâkimi bağlamayacağı hükmü uygulanmaz.

Boşanma sebeplerinden herhangi biriyle açılmış bulunan davanın reddine karar verilmesi ve bu kararın kesinleştiği tarihten başlayarak üç yıl geçmesi hâlinde, her ne sebeple olursa olsun ortak hayat yeniden kurulamamışsa evlilik birliği temelden sarsılmış sayılır ve eşlerden birinin istemi üzerine boşanmaya karar verilir.”

Evlilik birliğinin temelinden sarsılmış olması , eşler arasında ciddi ve şiddetli bir geçimsizlik veya anlaşmazlık bulunması demektir. 

Eşler arasında baş göstermiş olan geçimsizlik veya anlaşmazlığın ciddiyet ve şiddet derecesinin saptanmasında, bu durumun eşler arasındaki ilişkiyi ve evlilikten beklenen amacı gerçekleştiremeyecek derecede sarsmış olup olmadığına bakmak gerekir. Eğer eşler arasında bu evliliği sürdürme konusunda ruh ve istek kalmamışsa, aralarındaki anlaşmazlık onlardaki bu ruhu ve bilinci söndürmüşse, evlilik birliğinin temelinden sarsılmış olduğu sonucuna varılmak gerekir. 

 Yargıtay kararlarına dayanan aşağıdaki örnekler, TMK m.166/1 anlamında evlilik birliğini temelinden sarsabilecek nitelikte görülen olay ve davranışlardır:

 ” Karının kocası hakkında (erkekliği yok kocalık yapamıyor) şeklinde beyanlarda bulunması” , ” kadının kocasına karşı saygısızlık ve sadakatsizliğini gösteren sözler sarfetmesi ve ona hakaretlerde bulunması , onunla alay etmeye başlaması” , bakire olarak alındığı kabul edilen kızın bakire olmaması” , ” evli kadının bekar erkeklerle birlikte gazino ve plaj gibi mesire yerlerinde görülmesi” , ortak hayatı çekilmez hale getiren aşırı kıskançlık” , ” karının frengiye yakalanmış olması” , ” karının cinsel vazifelerini ifa kabiliyetinin bulunmaması ” , ” kocanın ruhi şok sonucu cinsel ilişkide bulunamayacağının sağlık kurulu raporuyla tespit edilmiş olması ” , kocanın başka bir kadınla ters ilişkide bulunması ” , ” karının haklı bir sebep olmadığı halde cinsel ilişkiden kaçınması ” , ” yıkanmak gibi medeni bir gereği haklı sebep olmaksızın yerine getirmeme ” , ” karının çocuğunu kasten düşürmesi ” , ” kocanın içkiye düşkün olması ” gibi olaylar ciddi ve şiddetli geçimsizlik doğuran olaylara örnek olarak gösterilebilir. 

BOŞANMA DAVASI DİLEKÇE ÖRNEĞİ
Av. Batuhan ATALAR

Av. Batuhan ATALAR

Av. Batuhan ATALAR , Karadeniz Teknik Üniversitesi Hukuk Fakültesi mezunudur. 2019 yılından bu yana avukatlık mesleğini icra etmektedir. Özellikle aile ve boşanma hukuku , tazminat hukuku , taşınmaz hukuku , sigorta hukuku , icra ve iflas hukuku ve miras hukuku uzmanlık alanlarıdır. Halen değerli müvekkillerine her türlü hukuki konuda profesyonel avukatlık hizmeti vermektedir.

Bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir


Muteber Hukuk

Hukuki danışmanlık ve avukatlık hizmetlerinde güveniniz.

Sosyal Medya hesaplarını takip edin:

Son Makaleler

  • Suç İşleme Veya Haysiyetsiz Hayat Sürme Nedeniyle Boşanma Davası 2025
  • Vasiyetnamenin Açılması ve Tenfizi 2025
  • Önalım (Şufa) Hakkı ile Tapu İptali ve Tescil Davası 2025

Kategori

  • Aile ve Boşanma Hukuku
  • Bilişim Hukuku
  • Ceza Hukuku
  • Fikri Mülkiyet Hukuku
  • Gayrimenkul Hukuku
  • İcra ve İflas Hukuku
  • İdare Hukuku
  • İş Hukuku
  • Miras Hukuku
  • Sağlık ve Tıp Hukuku
  • Şirketler Hukuku
  • Tazminat Hukuku
  • Tüketici Hukuku
  • Vatandaşlık Hukuku
  • Vergi Hukuku

Yeni Makaleler

Suç İşleme Veya Haysiyetsiz Hayat Sürme Nedeniyle Boşanma Davası 2025

3 Kasım 2025

Vasiyetnamenin Açılması ve Tenfizi 2025

30 Ekim 2025
  • Gizlilik Politikası
  • S.S.S
  • Hakkımızda

© 2025 Muteber Hukuk Bürosu. Tüm hakları saklıdır.

Tekrar hoş geldiniz!

Hesabınıza aşağıdan giriş yapın

Şifrenizi mi unuttunuz?

Şifrenizi Geri Alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş Yapın
No Result
View All Result
  • Anasayfa
  • Makaleler
    • Aile ve Boşanma Hukuku
    • Belgeler/Dilekçeler
    • Bilişim Hukuku
    • Ceza Hukuku
    • İş Hukuku
    • Miras Hukuku
    • Tazminat Hukuku
    • İcra ve İflas Hukuku
    • Sağlık ve Tıp Hukuku
    • İdare Hukuku
    • Şirketler Hukuku
    • Vergi Hukuku
    • Vatandaşlık Hukuku
    • Tüketici Hukuku
    • Fikri Mülkiyet Hukuku
    • Gayrimenkul Hukuku
    • İdare Hukuku
    • Sağlık ve Tıp Hukuku
    • Ticaret Hukuku
  • Hizmetlerimiz
    • Uluslararası Davalar
    • Fikri Mülkiyet Davaları
    • Miras Davaları
    • Gayrimenkul Davaları
    • Ticaret ve Şirket Davaları
    • İş Davaları
    • Aile ve Boşanma Hukuku
    • Ceza Davaları
  • Hakkımızda
  • Yazarlarımız/Avukatlar
    • Av. Batuhan ATALAR
    • Av. HAMZA ÇOLAK
  • S.S.S
  • İletişim

© 2025 Muteber Hukuk Bürosu. Tüm hakları saklıdır.

Bu site çerezler kullanmaktadır. Siteyi kullanmaya devam ederek çerezlerin kullanımını kabul etmiş olursunuz. Detaylar için Gizlilik ve Çerez Politikası sayfamızı ziyaret edebilirsiniz.