İş yerinde cinsiyet ayrımcılığı, bir kişinin işe alınması, terfi ettirilmesi, işten çıkarılması, iş koşulları veya ücretlendirme gibi işyeri süreçlerinde cinsiyet temelinde ayrımcılığa uğraması durumunu ifade eder. Bu tür ayrımcılık, kişinin cinsiyeti nedeniyle eşit muamele görmediği veya ayrımcılığa maruz kaldığı durumları kapsar.
İş yerinde cinsiyet ayrımcılığı örnekleri şunları içerebilir:
1. İşe Alımda Ayrımcılık: İş başvurusu sırasında cinsiyet temelinde ayrımcılık yapılması, bir cinsiyete önyargılı davranılması veya bir cinsiyete yönelik tercih yapılması.
2. Terfi ve İlerlemede Ayrımcılık: İş yerinde terfi veya kariyer fırsatlarında cinsiyet temelinde ayrımcılık yapılması, bir cinsiyete diğerinden daha fazla fırsat verilmesi.
3. Ücretlendirme Ayrımcılığı: Aynı işi yapan çalışanların cinsiyetlerine göre farklı ücretlendirilmesi veya prim, bonus gibi ek ödemelerde cinsiyet temelinde ayrımcılık yapılması.
4. İş Ortamında Ayrımcılık: İş yerinde cinsiyete dayalı taciz, mobbing veya diğer olumsuz davranışlara maruz kalma durumları.
5. İşe İade ve İşten Çıkarma Ayrımcılığı: İşten çıkarılma, işe geri alınma veya işten çıkarma süreçlerinde cinsiyet temelinde ayrımcılık yapılması.İş yerinde cinsiyet ayrımcılığı, Türk iş hukuku ve ilgili mevzuatlara göre yasaklanmıştır. Çalışanların cinsiyet temelinde ayrımcılığa uğramaları durumunda yasal haklarını korumak için hukuki yollara başvurmaları ve gerekli adımları atmaları önemlidir. Bu tür durumlarla karşılaşan çalışanların işverenleriyle iletişime geçmeleri, insan kaynakları birimine başvurmaları veya hukuki destek almak için Muteber Hukuk Bürosunun alanında uzman ekibine başvuruda bulunulabir.
İş Yerinde Cinsiyet Ayrımcılığına İlişkin Yaptırımlar Nelerdir ?
Türkiye’de iş yerinde cinsiyet ayrımcılığına ilişkin yaptırımlar ve koruma önlemleri aşağıdaki yasal düzenlemeler çerçevesinde belirlenmiştir:
1. İş Kanunu: Türkiye’de iş kanunu, cinsiyet ayrımcılığına karşı koruma sağlayan önemli bir yasal düzenlemedir. İş Kanunu’na göre iş yerinde cinsiyet ayrımcılığı yapılması yasaktır ve bu durum işverenin sorumluluğundadır.
2. Türk Ceza Kanunu: Türk Ceza Kanunu’nda cinsiyet temelli ayrımcılığı yasaklayan hükümler bulunmaktadır. Cinsiyet ayrımcılığı yapanlar hakkında cezai yaptırımlar uygulanabilir.
3. İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu: İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nda cinsiyet ayrımcılığına karşı koruyucu önlemler ve yaptırımlar bulunmaktadır. İş yerinde cinsiyet temelli ayrımcılığa maruz kalan çalışanlar, bu kanun kapsamında koruma altındadır.
4. İş Yerinde Cinsiyet Eşitliği Politikaları: İş yerlerinde cinsiyet eşitliğini teşvik etmek amacıyla cinsiyet eşitliği politikaları ve programları uygulanabilir. Bu politikalar, cinsiyet ayrımcılığıyla mücadele etmeyi ve eşit fırsatlar sağlamayı amaçlar.
5. Sendikal Haklar: Çalışanlar, cinsiyet ayrımcılığına karşı sendika aracılığıyla destek alabilir ve haklarını savunabilirler. Sendikalar, cinsiyet eşitliği ve ayrımcılıkla mücadele konularında çalışanların yanında yer alabilirler.İş yerinde cinsiyet ayrımcılığına uğrayan çalışanlar, yukarıda belirtilen yasal düzenlemeler çerçevesinde yasal haklarını arayabilir ve gerekli yaptırımları talep edebilirler. Ayrıca, işverenlerin cinsiyet ayrımcılığına karşı politikalar geliştirmesi ve çalışanlarına eşit fırsatlar sunması önemlidir.
İş Yerinde Cinsiyet Ayrımcılığı Nedeni İle İşe İade Nedir ?
Cinsiyet ayrımcılığı nedeniyle işten çıkarılan bir çalışan, işe iade davası açarak işe geri dönme hakkını talep edebilir. İşe iade davası, Türk İş Kanunu’nun 18. maddesine ve ilgili yasal düzenlemelere dayanarak işveren tarafından haksız ve hukuksuz bir şekilde işten çıkarılan çalışanın işe geri alınmasını sağlayan bir hukuki süreçtir.
Cinsiyet ayrımcılığı nedeniyle işten çıkarılan bir çalışanın işe iade davası açabilmesi için aşağıdaki şartların sağlanması gerekmektedir:
1. İşten çıkarılmanın haksız ve hukuksuz olduğunun kanıtlanması: Çalışanın cinsiyet ayrımcılığı nedeniyle işten çıkarıldığını kanıtlayabilmesi gerekmektedir. Bu durumun ispatı için delil ve bilgi toplanması önemlidir.
2. Yasal süre ve prosedürlere uygun olarak dava açılması: İşe iade davası açmak için belirli yasal süreler ve prosedürler bulunmaktadır. Bu sürelere ve prosedürlere uygun olarak dava açılmalıdır. İşe iade davalarında zorunlu arabuluculuk süreçlerine ve dava açma sürelerine özen gösterilmesi gerekir. Aksi halde davanın reddine karar verilmesi kaçınılmaz olacaktır.
3. Mahkemede haklılığın kanıtlanması: İşe iade davasında mahkeme, tarafların delillerini değerlendirerek haklılık ve haksızlık durumunu belirler. Cinsiyet ayrımcılığına dayalı haksız işten çıkarılmanın kanıtlanması önemlidir.Eğer mahkeme, cinsiyet ayrımcılığı nedeniyle işten çıkarılmanın haksız olduğunu ve işverenin hukuksuz davrandığını tespit ederse, çalışanın işe iadesine karar verebilir. İşe iade kararıyla birlikte çalışan, eski işine geri dönmek ve haksız şekilde işten çıkarılmanın yarattığı mağduriyeti gidermek amacıyla tazminat ve diğer haklarını talep edebilir.
İş Yerinde Cinsiyet Ayrımcılığı Nedeni ile Haklı Nedenle Fesih Nedir ?
İşverenin Eşit davranma ilkesi 4857 Sayılı İş Kanununun 5. Maddesi olan Eşit Davranma İlkesi başlığı altında düzenlenmiştir.
Cinsiyet ayrımcılığı nedeniyle haklı nedenle fesih, çalışanın iş sözleşmesini haksız ve hukuksuz bir şekilde sonlandıran işverene karşı çalışanın haklı gerekçelerle fesih talep etme hakkıdır. Bu durumda çalışan, işverenin cinsiyet ayrımcılığı yapması veya cinsiyet temelli haksız uygulamalarda bulunması nedeniyle iş sözleşmesini haklı nedenle feshedebilir.
Haklı nedenle fesih durumunda çalışanın iş sözleşmesini sonlandırma gerekçesi, işverenin cinsiyet ayrımcılığı yapması, cinsiyet temelli haksız uygulamalarda bulunması, çalışma koşullarında cinsiyet ayrımcılığına maruz kalınması gibi durumlar olabilir. Bu durumda çalışan, işverenin haksız ve hukuksuz davranışlarına dayanarak iş sözleşmesini feshetme hakkına sahiptir.
Haklı nedenle fesih durumunda çalışanın iş sözleşmesini feshetmesi sonucunda işverenin tazminat ödeme yükümlülüğü ortaya çıkabilir. İşveren, çalışanın haklı nedenle fesih yapmasının ardından işçiye kıdem tazminatı ve ihbar tazminatı gibi haklarını ödemekle yükümlü olabilir.
Cinsiyet ayrımcılığı nedeniyle haklı nedenle fesih durumunda çalışanın yasal haklarını korumak ve iş sözleşmesini hukuksal olarak sonlandırmak için bir hukuk danışmanından destek alması önerilir. Hukuki sürecin doğru şekilde yürütülmesi ve çalışanın haklarının korunması önemlidir.
İş Yerinde Cinsiyet Ayrımcılığı Nedeni İle Ayrımcılık Tazminatı Nedir ?
Cinsiyet ayrımcılığı nedeniyle mağdur olan bir çalışana ödenen tazminata “ayrımcılık tazminatı” denir. Türk iş hukukunda, cinsiyet ayrımcılığına uğrayan çalışanlar, işverenleri tarafından ödenmesi gereken ayrımcılık tazminatı hakkına sahiptirler. Ayrımcılık tazminatı, cinsiyet ayrımcılığına maruz kalan çalışanın maddi ve manevi zararlarının karşılanması amacıyla ödenen bir tazminattır.
Ayrımcılık tazminatı, Türk İş Kanunu’nun ilgili maddeleri ve Türk Ceza Kanunu‘ndaki ayrımcılığı yasaklayan hükümler çerçevesinde belirlenir. Cinsiyet ayrımcılığına uğrayan çalışan, bu durumu kanıtlayarak işvereninden ayrımcılık tazminatı talep edebilir. Ayrımcılık tazminatı, cinsiyet ayrımcılığı nedeniyle yaşanan mağduriyetin türüne, süresine ve etkisine göre belirlenir.
Ayrımcılık tazminatının miktarı, çalışanın yaşadığı mağduriyetin boyutlarına göre değişebilir. Hakim, ayrımcılık tazminatı miktarını belirlerken çalışanın yaşadığı zararları, maddi kayıpları ve manevi acıları dikkate alır. Ayrımcılık tazminatı, cinsiyet ayrımcılığına maruz kalan çalışanın haklarının korunması ve mağduriyetinin giderilmesi amacıyla ödenir.
Cinsiyet ayrımcılığı nedeniyle mağdur olan bir çalışanın ayrımcılık tazminatı talep etmesi durumunda, bir hukuk danışmanından veya avukattan destek alması ve hukuki süreci doğru şekilde yönetmesi önemlidir.
İş Yerinde Cinsiyet Ayrımcılığı Nedeni İle Ayrımcılık Tazminatında İspat Yükü Nedir ?
Cinsiyet ayrımcılığı nedeniyle ayrımcılık tazminatı talep eden bir çalışanın, ayrımcılık iddiasını ispat etme yükümlülüğü vardır. İspat yükü, çalışanın cinsiyet temelli ayrımcılığa maruz kaldığını kanıtlamasını gerektirir. Bu durumda çalışan, ayrımcılık tazminatı talebinde bulunurken cinsiyet ayrımcılığının gerçekleştiğini delillerle desteklemek zorundadır.
İspat yükü, çalışanın cinsiyet ayrımcılığı iddiasını destekleyen belgeler, tanıklar, yazışmalar veya diğer delillerle kanıtlamasını gerektirir. İşveren, cinsiyet ayrımcılığı iddiasını reddedebilir ve çalışanın iddialarını çürütmek için savunma yapabilir. Bu durumda mahkemede tarafların sunduğu deliller değerlendirilir ve gerçeğe uygun olan tarafın haklılığı tespit edilir.
Cinsiyet ayrımcılığı iddiasıyla ayrımcılık tazminatı talep eden çalışanın, cinsiyet ayrımcılığını ispatlaması ve iddialarını destekleyici deliller sunması önemlidir. İspat yükü, çalışanın üzerinde olduğundan, doğru ve güçlü delillerle desteklenen iddiaların mahkemede daha güçlü bir şekilde kabul görmesi mümkün olacaktır. Bu nedenle, hukuki süreçte doğru delillerin toplanması ve ispat yükünün yerine getirilmesi önemlidir.
İş Yerinde Cinsiyet Ayrımcılığı Nedeni İle İdari Yaptırımlar Nelerdir ?
Cinsiyet ayrımcılığı nedeniyle işyerinde veya iş hayatında yapılan ayrımcılık uygulamaları, Türk iş hukuku ve diğer ilgili mevzuatlara göre yasaklanmıştır. Bu tür ayrımcılık uygulamalarıyla karşılaşan işverenler veya çalışanlarla ilgili idari yaptırımlar şunları içerebilir:
1. İşyerinde Cinsiyet Eşitliği İhlali: İşyerinde cinsiyet eşitliği ilkesine aykırı davranışlar gösteren işverenler, insan kaynakları departmanları veya yöneticiler hakkında idari yaptırımlar uygulanabilir. Bu yaptırımlar arasında uyarı, kınama, disiplin cezası veya sözleşmenin feshi gibi kararlar yer alabilir.
2. İşverenin Sorumluluğu: İşveren, işyerinde cinsiyet ayrımcılığına izin vermemekle yükümlüdür. Bu nedenle işveren, cinsiyet ayrımcılığına karşı etkili önlemler almak, çalışanları eğitmek ve cinsiyet eşitliğini teşvik etmekle sorumludur. İşverenin bu yükümlülükleri yerine getirmemesi durumunda idari yaptırımlarla karşılaşabilir.
3. İş Kanunu ve İlgili Mevzuat: Türk İş Kanunu ve ilgili mevzuatlar, cinsiyet ayrımcılığını yasaklamaktadır. İşverenlerin veya çalışanların cinsiyet ayrımcılığına uğramaları durumunda gerekli hukuki süreçler başlatılabilir ve idari yaptırımlar uygulanabilir.İdari yaptırımların detayları ve işleyişi, Türk iş hukuku ve ilgili mevzuatlar çerçevesinde belirlenir. Cinsiyet ayrımcılığına uğrayan veya ayrımcılık yapan kişilerle ilgili idari yaptırımların uygulanması, cinsiyet eşitliğini sağlamak ve ayrımcılığı önlemek amacıyla önemlidir. Bu nedenle, işverenlerin ve çalışanların cinsiyet eşitliği ilkesine uygun davranışlar sergilemeleri ve ayrımcılıkla mücadele etmeleri önemlidir.
İş Yerinde Cinsiyet Ayrımcılığı Nedeni İle Cezai Yaptırımlar Nelerdir ?
Cinsiyet ayrımcılığı, Türk Ceza Kanunu’nda da suç olarak kabul edilmektedir. Cinsiyet ayrımcılığına uğramış veya maruz bırakılmış olan kişilerin haklarını korumak amacıyla cezai yaptırımlar öngörülmüştür. Cinsiyet ayrımcılığına uğrayan veya ayrımcılık yapan kişilerle ilgili cezai yaptırımlar şunlardır:
1. Türk Ceza Kanunu’nda Ayrımcılık Suçu: Türk Ceza Kanunu’nun 122. maddesinde ayrımcılığı yasaklayan hükümler bulunmaktadır. Cinsiyet ayrımcılığına maruz kalan veya ayrımcılık yapan kişiler hakkında cezai yaptırımlar uygulanabilir.
2. Hapis Cezası: Cinsiyet ayrımcılığına uğramış veya maruz bırakılmış olan kişilerin haklarını korumak amacıyla, cinsiyet ayrımcılığı yapan kişilere hapis cezası verilebilir.
3. Para Cezası: Cinsiyet ayrımcılığına karışan kişilere para cezası uygulanabilir. Para cezası, cinsiyet ayrımcılığı suçunun türüne ve etkisine göre belirlenir.
4. Diğer Cezai Yaptırımlar: Cinsiyet ayrımcılığı suçunu işleyen kişilere, hapis veya para cezasının yanı sıra diğer cezai yaptırımlar da uygulanabilir. Bu yaptırımlar, cinsiyet ayrımcılığının türüne, etkisine ve suçun işlenme şekline göre belirlenir.Cinsiyet ayrımcılığına uğrayan veya ayrımcılık yapan kişilerle ilgili cezai yaptırımların detayları ve işleyişi, Türk Ceza Kanunu ve ilgili mevzuatlar çerçevesinde belirlenir. Cinsiyet ayrımcılığı suçuyla ilgili olarak yasal haklarınızı korumak ve cezai yaptırımlardan yararlanmak için bir hukuk danışmanından veya avukattan destek almanız önemlidir.
İş Yerinde Cinsiyet Ayrımcılığı Nedeni İle Tazminat Davalarında Görevli ve Yetkili Mahkeme Nedir ?
Cinsiyet ayrımcılığı nedeniyle tazminat davalarında görevli ve yetkili mahkeme genellikle İş Mahkemeleri olacaktır. İş Mahkemeleri, işçi ve işveren arasındaki iş ilişkilerinden doğan uyuşmazlıkları çözmekle görevli olan mahkemelerdir. Dolayısıyla, cinsiyet ayrımcılığı nedeniyle tazminat talebiyle ilgili dava da İş Mahkemeleri’nde açılabilir. İş Mahkemelerinin bulunmadığı yerlerde Asliye Hukuk Mahkemeleri İş Mahkemesi sıfatı ile davaya bakmayla görevli olacaktır.
İş Mahkemeleri, işçi ve işveren arasındaki uyuşmazlıkların çözümüne ilişkin davalara bakmakla yetkilidir. Cinsiyet ayrımcılığı nedeniyle tazminat talebiyle ilgili dava da iş ilişkisinden kaynaklanan bir uyuşmazlık olduğundan İş Mahkemeleri’nde görülebilir. İş Mahkemeleri, Türk İş Kanunu’na ve ilgili mevzuata göre işçi haklarını korumak ve iş hukuku uyuşmazlıklarını çözmekle sorumludur.
İş Mahkemeleri, cinsiyet ayrımcılığına uğrayan bir çalışanın işverenden ayrımcılık tazminatı talebinde bulunduğu davaları da inceleyebilir. İş Mahkemeleri’nde açılan tazminat davaları, cinsiyet ayrımcılığı nedeniyle yaşanan mağduriyetin giderilmesi amacıyla başvurulan bir hukuki yoldur.Bu nedenle, cinsiyet ayrımcılığı nedeniyle tazminat talebiyle ilgili dava açmak isteyen bir çalışanın, İş Mahkemeleri’ne başvurması ve dava sürecini İş Mahkemeleri’nde yürütmesi gerekmektedir. İş Mahkemeleri, bu tür davaları iş hukuku ve ilgili mevzuata göre değerlendirir ve karara bağlar.
Hukuki sürecin etkin yönetilmesi, doğru stratejilerin belirlenmesi, güvenilir bir işbirliği iş davanızı en iyi şekilde yönetilebilmesi için hukuki ihtiyaçlarınızı anlayan ve ilgili alanda uzmanlaşmış biriş avukatıile süreci takip etmenizi önemle tavsiye ederiz.
İş Yerinde Cinsiyet Ayrımcılığı Nedeni İle Tazminat Davalarında Zorunlu Arabuluculuk Nedir ?
Türk iş hukuku kapsamında, işçi ve işveren arasındaki bireysel iş sözleşmelerinden kaynaklanan uyuşmazlıklarda arabuluculuk zorunlu bir ön şarttır. Bu nedenle, cinsiyet ayrımcılığı nedeniyle tazminat davalarında da arabuluculuk zorunludur.
Cinsiyet ayrımcılığı iddiasıyla işverene karşı tazminat talebiyle dava açmak isteyen bir çalışan, öncelikle arabulucuya başvurmak zorundadır. Arabuluculuk süreci, taraflar arasındaki anlaşmazlığı çözmek ve davayı mahkemeye taşımadan önce uzlaşma sağlamak amacıyla gerçekleştirilir.
Arabuluculuk süreci sonucunda taraflar anlaşmaya varırlarsa dava açma hakkı doğar. Ancak, arabuluculuk sürecinden anlaşma sağlanamazsa ve arabuluculuk tutanağı düzenlenemezse, çalışan dava açma hakkını kazanır.Bu nedenle, cinsiyet ayrımcılığı nedeniyle tazminat talebiyle dava açmak isteyen bir çalışanın, öncelikle arabulucuya başvurması ve arabuluculuk sürecini tamamlaması gerekmektedir. Arabuluculuk sürecinin sonuçlanmasının ardından, tarafların anlaşamaması durumunda çalışan dava açma hakkını elde eder ve dava İş Mahkemeleri’nde görülmeye başlanabilir.
İş Yerinde Cinsiyet Ayrımcılığı Nedeni İle Tazminat Davalarında Zamanaşımı Süresi Nedir ?
Türk iş hukuku kapsamında, cinsiyet ayrımcılığı nedeniyle tazminat talebiyle dava açma süresi 5 yıldır. Bu süre, İş Kanun’unda yer alan genel zamanaşımı süresidir.
Yani, bir çalışanın işverene karşı cinsiyet ayrımcılığı nedeniyle tazminat talebiyle dava açma hakkı, ayrımcılığın yaşandığı olayın gerçekleştiği tarihten itibaren 5 yıl içinde başlar. Bu süre içinde dava açılmazsa, zamanaşımı nedeniyle tazminat talebiyle dava açma hakkı kaybolabilir.Ancak, her durum farklı olabileceğinden ve hukuki süreçlerde farklı detaylar önemli olabileceğinden, kesin bilgi almak için bir hukuk danışmanından veya avukattan destek almanız önemlidir. Hukuki süreçleri ve zamanaşımı süresini doğru bir şekilde hesaplayabilmek için uzman birinden destek almanız tavsiye edilir.
Av. Hamza ÇOLAK , Beykent Üniversitesi Hukuk Fakültesi mezunudur. 2019 yılından bu yana avukatlık mesleğini icra etmektedir. Özellikle Gayrimenkul hukuku , tazminat hukuku , Şirketler hukuku , sigorta hukuku , icra ve iflas hukuku ve miras hukuku uzmanlık alanlarıdır. Halen değerli müvekkillerine her türlü hukuki konuda profesyonel avukatlık hizmeti vermektedir.