Vasiyetnamenin Açılması ve Tenfizi
Vasiyetnamenin Açılması
Miras hukukunun en önemli alanlarından biri olan vasiyetname, miras bırakanın (murisin) ölümünden sonra malvarlığının kimlere ve ne şekilde intikal edeceğini belirleme imkânı sunar. Vasiyetname, murisin tek taraflı irade beyanı olup ölüme bağlı tasarruf türlerinden biridir. Ancak murisin düzenlediği vasiyetnamenin hukuki sonuç doğurabilmesi için bazı usul işlemlerinden geçmesi gerekir. Bu işlemlerden en önemlisi, vasiyetnamenin açılması ve ilgililere tebliğ edilmesidir.
Vasiyetname hakkında detaylı bilgiye ulaşmak için Vasiyetname adlı makalemizi okuyabilirsiniz.
Türk Medeni Kanunu (TMK) m. 595-598 arasında vasiyetnamenin açılması ve ilgililere bildirilmesine ilişkin hükümler yer almaktadır. Bu hükümler çerçevesinde vasiyetname, murisin ölümünden sonra sulh hukuk mahkemesi tarafından açılır ve ilgililere tebliğ edilir. Bu işlem, mirasın geçişine ilişkin hakların belirlenmesi, murisin iradesinin ortaya konması ve mirasçılar arasında olası uyuşmazlıkların önlenmesi açısından büyük önem taşır.
Vasiyetnamenin Teslimi ve Alınacak Önlemler
Miras, mirasbırakanın ölümüyle açılır. Mirasbırakanın sağlığında yapmış olduğu mirasla ilgili kazandırmalar ve paylaştırmalar, terekenin ölüm anındaki durumuna göre değerlendirilir.
Mirasbırakanın ölümünden sonra ele geçen vasiyetnamesinin, geçerli olup olmadığına bakılmaksızın hemen sulh hâkimine teslim edilmesi zorunludur. Vasiyetnamenin geçerli olup olmaması önemli değildir. Vasiyetname geçersiz bile olsa sulh hukuk mahkemesine teslim edilmelidir. Vasiyetnameyi teslim alan sulh hukuk mahkemesi hâkimi teslim edilen vasiyetnameyi derhal incelemek, gerekli koruma tedbirlerini derhal almakla yükümlüdür.
Vasiyetnamenin Açılmasının Şartları
Murisin Ölümü
Vasiyetnamenin açılması için murisin ölümü şarttır. Murisin hayatta olduğu durumda vasiyetname açılmaz. Ölüm olayı, ölüm belgesi veya defin ruhsatı ile ispatlanır.
Vasiyetnamenin Teslimi
Vasiyetname, resmi vasiyetname veya el yazılı vasiyetname şeklinde olabilir. Her iki durumda da vasiyetname, murisin ölümünden sonra vasiyetnameyi elinde bulunduran kişi veya kurum tarafından mahkemeye teslim edilmelidir (TMK m. 595). Teslim yükümlülüğünü yerine getirmeyen kişiler, sorumluluk altına girerler.
Görevli ve Yetkili Mahkeme
Vasiyetnamenin açılması işlemleri murisin son yerleşim yerindeki sulh hukuk mahkemesi tarafından yapılır. Görevli mahkeme her durumda sulh hukuk mahkemesidir. Yetki ise kamu düzenine ilişkindir.
Vasiyetnamenin Açılması Usulü
Vasiyetnamenin açılmasındaki ilk işlem çağırı işlemidir. Vasiyetnamenin açılma gününü miras bırakanın yerleşim yeri sulh hukuk mahkemesi belirler.
Hazırlanan tensip tutanağı, duruşma gün ve saatini bildirir meşruhatlı davetiye ile birlikte mirasçılara ve ilgililere gönderilir. Kısaca mirasçılar ve ilgililer duruşmaya davet edilmiş olurlar. Böylece mirasçılar ve ilgililer bir vasiyetname olduğundan haberdar olurlar. Bazı sulh hukuk hâkimlerinin tensip tutanağı ekinde vasiyetnamenin onaylı bir ömeğini mirasçılara ve ilgilere gönderdiği görülmüştür.
Vasiyetname geçerli olup olmadığına bakılmaksızın hâkim tarafından açılır. Vasiyetname ile ilgili olan çekişmeler ait olduğu mahkemede ayrıca dava konusu olacağından vasiyetnamenin açılmasına engel oluşturmaz. Vasiyetnamenin itiraza uğramadığının tespitine vasiyetnamenin açılması davasına bakan mahkeme değil vasiyetnamenin yerine getirilmesine bakan mahkeme tarafından karar verilir.
Süresi teslimden itibaren bir aydır. Hâkim, mirasçılar ve ilgililer adına çıkarılan davetiyelerin usulüne uygun olarak tebliğ edilip edilmediğini kontrol eder. Davetiyeler usulüne uygun olarak muhataplarına tebliğ edilmiş ise, mirasçılar ve ilgililerin duruşmaya gelip gelmediklerine bakılmaksızın vasiyetnameyi açar ve okur. Vasiyetnamenin onaylı birer suretini ilgililere elden verir. Bu hususları duruşma tutanağına yazdırır.
Hâkim, mirasçı ve ilgilerin usulüne uygun olarak davet edildiğini, vasiyetnamenin okunduğunu, onaylı birer suretinin mirasçılara ve ilgililere teslim edildiğini, vasiyetnameye karşı beyanlarının alındığı belirtir, bu işlemlerden sonra yapılacak başka bir işlem kalmadığını belirtir. Dosyanın kapatılmasına karar verir. Böylece vasiyetname açılma işlemi tamamlanmış olur.
Vasiyetnamenin İptali veya Tenkisi
Türk Medeni Kanunu’nun 557. maddesinde vasiyetnamenin iptali sebepleri sınırlı olarak sayılmıştır.
Bunlar;
1- Ehliyetsizlik,
2- Vasiyetnamenin yanılma, aldatma, korkutma veya zorlama sonucunda yapılmış olması,
3- Tasarrufun içeriğinin bağlandığı koşullar veya yüklemelerin hukuka veya ahlaka aykırı olması,
4- Tasarrufun kanunda öngörülen şekillere uyulmadan yapılmış olması halleridir.
TMK’nın 557. maddesinde sayılan sebeplerin bulunması halinde vasiyetnamenin iptali gerekir. Bu sebepler dışında kalan durumlara dayanılarak ölüme bağlı tasarrufun iptali istenilemez.
Vasiyetnamenin iptali davası açma süresi, vasiyetnamenin açılmasına dair kararın kesinleştiği tarihten itibaren başlar. Vasiyetname usulünce açılıp, okunma kararının kesinleşmesinden sonra vasiyetnamenin iptali için 1 yıllık hak düşürücü süre işlemeye başlar.
Vasiyetnamenin iptali mümkün olmazsa tenkisi davası birlikte görülürler. Bu davalar birlikte açılmış ise, hâkim bu davaların ayrılmasına karar veremez.
Vasiyetnamenin Yerine Getirilmesi ( Tenfizi )
Vasiyetnamenin varlığı tek başına mirasçılara veya lehine tasarruf yapılan kişilere doğrudan bir hak tanımaz. Vasiyetnamenin hukuk düzeninde sonuç doğurabilmesi için, önce vasiyetnamenin açılması, ardından gerekli şartlar varsa tenfiz edilmesi gerekir.
Vasiyetnamenin Tenfizinde Yargılama Süreci
Vasiyetnamenin yerine getirilmesi davasının görülebilmesi için öncelikle vasiyetname açılmış ve açılma kararının kesinleşmiş olması gerekir. Daha sonra vasiyetname aleyhine hükümler içeren kişi tarafından yasal süresi içerisinde vasiyetnamenin iptali davası açılmazsa veya açılan vasiyetnamenin iptali davası reddedilir ve red kararı kesinleşirse ancak o zaman vasiyetnamenin yerine getirilmesine karar verilir.
Vasiyetnamenin iptali davası reddedilir ve red kararı kesinleşir ise, artık vasiyetname kesinleşmiş sayılır ve vasiyetnamenin yerine getirilmesi davasına devam olunur.
Vasiyetnamenin yerine getirilmesine karar verilmesi başlı başına ayni bir hakkın geçirimini sağlamamaktadır. Bu nedenle açılan davada vasiyet edilen mal menkul ise malın teslimi yani zilyetliğinin devri, vasiyet edilen mal taşınmaz ise tapu kaydının iptali ile vasiyet alacaklısı adına tesciline karar verilmesi talep edilecektir. Eski malik adına tapu kaydının iptaline karar verilmeden vasiyetname alacaklısı adına tesciline karar verilemez.
Vasiyetnamenin yerine getirilmesi davasında verilen karar açık, tereddüt içermeyen infazı mümkün olan bir karar olmalıdır. Hüküm açılan davanın kabulüne, vasiyetnamenin yerine getirilmesine, tapu kayıtları açıkça belirtilerek … ili,… ilçesi, … mevkii, … mahallesi, … ada,… pafta,… parsel’de kayıtlı taşınmazın örneğin kat mülkiyeti kurulmuş bir taşınmaz söz konusu ise… nolu bağımsız bölümün tapu kaydının iptali ile tapunun lehine vasiyet edilen kişi -Adı ve soyadı- TC Kimlik Notesciline karar verilmelidir.
Yargıtay 3. HD., Esas No: 2015/8626, Karar No: 2015/13758, Tarih: 09.09.2015 ilamında ; ” … Bu bağlamda vasiyetnamenin tenfizi davasında davanın kabulüne karar verilmişse, hüküm fıkrası açık olmalı, duraksama yaratmamalıdır. Bu nedenle de hükümde tenfizine karar verilen taşınmazın ada-parsel numaralarının açık olarak yazılması, davacıya isabet eden ve iptal edilen payların gösterilmesi gerekir. Sadece vasiyetnamenin tenfizine şeklinde hüküm kurulamaz….” demiştir.
Mahkemece, yerine getirilmesine karar verilen vasiyetnameye konu taşınmazın tapu kayıt bilgileri, kime ait tapunun veya kimin hissesinin iptal edildiği ve kim adına tescil kararı verildiği hususları açıkça yazılmak suretiyle infazda tereddüde yol açmayacak şekilde hüküm kurulması gerekir.
Tenfiz davası bakımından özel bir süre öngörülmemekle birlikte, vasiyet alacaklısı hakkını genel zamanaşımı süresi olan 10 yıl içinde ileri sürebilir.
Kısaca ;
- Vasiyetnamenin geçerliliği incelenir.
- Mirasçıların itirazları (iptal, tenkis davaları) varsa bekletici mesele yapılır.
- Vasiyet konusu mal veya hakkın devrine karar verilir.
- Karar kesinleşince tapu veya ilgili idare nezdinde tescil veya ifa işlemi yapılır.
Vasiyetnamenin Tenfizi Davasında Usul
Görevli ve Yetkili Mahkeme
- Görevli Mahkeme: Asliye Hukuk Mahkemesi
- Yetkili Mahkeme: Murisin son yerleşim yeri mahkemesi (TMK m. 576, HMK m. 6)
Davacı ve Davalı
- Davacı: Lehine vasiyet yapılan vasiyet alacaklısı
- Davalı: Yasal veya atanmış mirasçılar yahut tereke temsilcisi
Dava Dilekçesi
Dava dilekçesinde vasiyetnamenin tarihi, vasiyet konusu malvarlığı unsuru, murisin kimliği ve vasiyet alacaklısının talebi ayrıntılı şekilde belirtilmelidir. Vasiyetnamenin aslı veya onaylı sureti dilekçeye eklenir.
Vasiyetnamenin Açılması ve Tenfizi Arasındaki Fark
Vasiyetnamenin Açılması (TMK m. 595)
Murisin ölümünden sonra vasiyetnameyi elinde bulunduran herkes derhal sulh hukuk mahkemesine teslim etmek zorundadır. Mahkeme vasiyetnamenin açılmasını sağlar ve ilgililere bildirir. Vasiyetnamenin açılmasıyla birlikte, murisin iradesi hukuki alana taşınır. Açılma işlemi sadece vasiyetnamenin içeriğinin açıklanması niteliğindedir; hak doğurmaz veya mülkiyet devri gerçekleştirmez.
Vasiyetnamenin Tenfizi
Vasiyetnamenin tenfizi, vasiyetnamenin içeriğinde yer alan ölüme bağlı tasarrufların mahkeme kararıyla yerine getirilmesini ifade eder. Lehine vasiyet yapılan kimselerin vasiyetnamenin uygulanmasını sağlamak amacıyla mirasçılara veya terekeye karşı açtıkları bir eda davasıdır. Bu dava sonucunda mahkeme, vasiyetnamenin tenfizine karar verirse, vasiyet alacaklısı lehine hak doğar ve tasarruf yerine getirilir.
Vasiyetnamenin tenfizi davası, murisin ölüme bağlı tasarruflarının hukuki sonuç doğurmasını sağlayan temel mekanizmadır. TMK m. 600 başta olmak üzere ilgili hükümler, vasiyet alacaklısına mirasçılara karşı hak arama olanağı tanımaktadır. Vasiyetnamenin açılması ile tenfizi arasındaki farkın bilinmesi, doğru yargılama yolunun seçilmesi bakımından önemlidir.
Hukuki sürecin etkin yönetilmesi, doğru stratejilerin belirlenmesi, güvenilir bir işbirliği miras davanızı en iyi şekilde yönetilebilmesi için hukuki ihtiyaçlarınızı anlayan ve ilgili alanda uzmanlaşmış bir miras avukatı ile süreci takip etmenizi önemle tavsiye ederiz.



